Seviyorum bu babamı ben !

Bilgisayarın başına geçen babam e-postalarına baktıktan sonra başlat-bilgisayarı kapat tuşuna bastı.Ekranın ortasına 3 seçenek geldi.

*bilgisayarı kapat *oturumu kapat *yeniden başlat

Arkaplan soldu griye döndü hep ,tam basacak tereddüt etti

" Ufukcan işin var mı bilgisayarda " dedi

ben de " var baba kapatma bilgisayarı dedim"

" iyi ozaman başlatalım yine" dedi ve yeniden başlata bastı . :)))

Baryam

Sevgili insan ;

BaRyam geldi yine.Tüm aile birarada olcaz önümüzdeki birkaç gün.Ama bu artık pek sık olmayabilir. "Açıkla Ufuk" :

Ben bundan bi 10 sene kadar önce ailemle ömür boyu beraber yaşıycaz diye düşünürdüm.Yani annem, babam ve kardeşim.İnsanların ölmesi fikrine alışamadığımdan babaannem de hep bizle yaşıycak gibi gelirdi.
Bu vaziyetten bi 5 sene sonra küçük kardeşim dünyaya geldi.Bende değişik bi duygu alevlendi o sıralarda. Hep beraber yaşamıycaz demeye başladım. N'olcağını tam kestiremiyodum ama biliyodum hep beraber yaşamıycaz.Bi muamma vardı işin içinde anlıyacağınız
Derken bu kardeşlerim büyüdüler , ben büyüdüm , üniversite sınavı geldi çattı.Ve ben birkaç ay önce şeyi anladım.

" Gidicem ben "
( Çok acıklı oldu lan !)

Yani bi süre sonra amacıma ulaşırsam şu sınav konusunda , her pazar günü ailemle vakit geçiremiycem.Bi yandan çok güzel tek başına kalabilmek , özgürlük , kendi kendine uğraşmak bişeylerle , bi sürü yeni arkadaş , ortam vs.

Ama ailesini özler insan heralde ya....
Özlersin yani .......
Özlerim sanıyorum ..

bi paragraf

"Evindeyken bile misafir gibi hissediyorsan kendini, hiçbir inanca ve millete bağlanamamışsan, sevgiyi sorguluyorsan sırılsıklam aşıkken bile, hesap verilecek tek ve en yüksek nokta taşıdığın vicdansa eğer, üzgünüm, yapayalnız yaşlanacaksın.

Gözlerinin içi gülerken bile küstah ve huysuz bir adam olarak damgalanacaksın... En yakın dostların bile "zor bir adamsın" diyecek sana, üzgünüm... Çünkü sen seçtin sıradışı ve yabancı olmayı... Hızlı ve ısrarlı düşünmeye, sorulara aşık olan sendin.

Kestirme çözümlemeler ve irkiltmeyen açıklamalara meyleden akvaryum balıklarıyla uzlaşamayacaksın... Bütün kaşifler gibi sen de yapayalnız yürüyeceksin yolunda..."

Necdet Şen'in Hızlı Gazeteci, Ah Mimoza! adlı çizgi romanından."


Bu paragraf çok vurdu beni , etkilendim gerçekten.Babama gösterdim.

Eeh ben pek bişey görmedim bunda dedi.


H1N1 heralde ya

Bu çocuk hala hasta okurum.Size günlük yaşantımdan bahsedeyim biraz.Uyuyorum uyanıyorum öksürüyorum insan vücudunda hastayken salgılanan bilimum sıvıları peçete adlı hoş icada aktarıyorum.

Ortalama 90 yaşındaki babaannemin " Ölümde gelirse Allahtan" , " Bah telefüzyonda adamlar ölüyor bilmem gaç gişi her gün söylüyorlar elalem gevşek yabni(oğlum) bak gevşek olma sağalırsın(iyileşirsin)" gibi muhabbet girişimlerini kayıtsız şartsız onaylıyorum.( hıhı evet doğru)

Domuz gribi olasılığı yüzünden karantina olmasada günün çoooooook büyük bir kısmını odamda geçiriyorum.Göbek deliğimin orayı birkaç gündür göremiyorum çok istediğimden değil ama çabalasam bile 15 cmlik kumaş-yün-örtü-vikisli pamuk gibi katmanlar bana engel oluyor.

Odamın her tarafında ilaçlar var.Sağ baştan sayıyorum reklama giriyorum.

" aeirus (mavi bi kutusu var bunun deniz mavisi) , novalgin ( ağrıyı s.ö.ker atar ), Flixonase ( burun fışfışı ), Asist ( ne boha yaradığını bilmediğim ama öğleden sonra 2 kaşık içtiğim arkadaş) , Thermorheuomon ( adı ve kokusu korkunç yeni nesil vikis ), Bricanyl ( tadı iğrenç bişey buda ), klacid (sarı hap),immunex(adı güzel seviyom bunu beyaz bi kapsul çok bekletince iğrenç tat verio)"

Ha bide işin kocakarı yöntemleri kısmı var. Şimdiye kadar yarım kiloluk kaynar malzemesi temiz bitmiştir.Takip edemiyorum mutfağa gitmem için maske takmam gerek.Maskeden iğrenmekteyim.

* şu yukardaki resmi de ben yaptım paintte buarada

Yivrenç bir yazı

Bundan önceki yazıma cevap veriyo kader sanki.Hasta oldum.Herşey buz gbi geliyo dokununca.
Okuldan eve döndüm Tarih sınavından sonra öğle arasında .Başımdaki sümüksü bi yaratık beni rahatsız ediyo.

Midem bulanıyo , felaket senaryoları kuruyorum , pişiyorum sonra donuyorum sonra tekrar pişiyorum . Bu domuz hayvanındaki zılgıt bana da mı girdi diye geçiriyorum içimden sonra aklıma geliyo " kötüye bişe olmas" .Peki ya yeterince kötü değilsem ölcem mi yani ?

Ben yaşamayı seviyorum ama sormuyolar heralde "istermisiniz bi doz Orta Dünya seyahati "diye.
Daha kafam da karışık keşifler bitmedi nası yapcaz yav .Nese peçete arıycam ben ellerini yıka maske tak ,sağlıklı ol okurum.Zira sağlık olmazsa gerisi işe yaramıyo her sene ortalama 4 kere bunu hatırlarım ben.

Acayip

Son günlerde felaket bi psikoloji içerisindeyim.Dünya üzerinde eşi benzeri olmayan biri olduğumu düşünüyorum . Bu bakış açısına neden olansa kafamın içinde kendimi bildim bileli (bayaa oluyo) gezinip duran ve tek işi soru üretmek olan adamcıklar. Bi de insanların davranış ,olaylara bakış tarzları çok dar ve malca geliyo bana . ( Cidden sıyırdım sevgili okurum) Ben insanlara öncelikle insan oldukları için iyi davranmaya çalışsam da insanlar malesef kıçlarından anlıyolar .

Mutevazilik yapmaya çalışıorum arkadaş meclisi gibi biyerde mesela , adam direk gömmeye uraşıyo. N'oluyoz abi deyince de biz alıngan oluoz o da ayrı bi mesele. Hayatta güçlü olacaksın der annem .Doğru söylüyo ama ben iyi de olmak istiyorum. Mesela sürekli üzerinden kırıcı espriler yapılan çocuğu savunuyosun insan olamayanlara karşı çocuun kendisi geliyo kelek atıyo sana!

Malesef demek gelmiyo içimden ama malesef sen kulak tıkayamıyosun böyle durumlara .Bidaha olsa bidaha yapcam birader.Bi tane insan çıkana kadar deniycem ben.Yıpranma payından Nobel mi verirler bilmem orasını ama ben KENDİM GİBİ İNSANLAR İSTİYORUM , hakkım ya bu benim.Edebiyat çalışırken bişi gördüm çok hoş ama nereye kadar diyesim geliyo şey dio orda

"Allah'a sığın şahs-ı halimin gazabından
Zira yumuşak huylu atın çiftesi pektir"

Yumuşak huylu at olsak çifte atacak adam çok memlekette , ben yediğimi paylaşabilmek isterim o çifte yemek ister nasıl yapcam bilemedim.

Mürekkeppim Kalemim no:5


* 15 dk önceki yazımı bir cereyan kesintisiyle ben tam enter'a basarken heba eden yağmurun ta******** diyerekten yeni yazıma başlıyorum.*


Dışarıda çaktığınız üzere bayaaaa sağnak bir yağmur var.Odamdaki 60lık fiyatına 7olik
pimapenden gacur gucur sesler gelmekte.Bu romantik ortamda 2 satır bişeyler çiziktirmeye çalışan bense elektriklerin terki diyarı sonucu kaleme sarıldım.Günlerdir ertelediğim çalışmam gerek fikri beynimi meşgul etmekte.Biraz Southpark ,Anime , feysbuh derken geçen günlerimin altında kalma konusunda inceden tırsan ben yemek yemeye gidiyorum.Sora oturup inekliycem, güç içimde yapabilirim.

Arşiv