Tahassür

Boşluğa uzanmak
Hatıradan koku toplamak gibi
Hem hayal hem gerçek
Tamken eksik olmak gibi
Sevmek gibi

Otuz

Yirmiden sonra çocuk gibi hissetmemeye şartlanmaktan veya belki de kendiliğinden, saymayı da temelli bırakarak mevcut yıldan doğduğum yılı çıkararak bulmaya başlamıştım artık yaşımı. Özgürlüğü içime çektiğim, sevdalandığım, bir bavulla oradan oraya fikirleri kovaladığım, çalışmakla geçen bu yıllar berrak bir su gibi akıyor şimdi. Acaba boşa mı aktı diye sormaktan, geldiğim yola dönüp bakmaktan alamıyorum kendimi. İçimdeki bir ses uğuldayan rüzgarın sesine karışıyor, gelecekte yaşamaktan vazgeçmek yerine ısrarla yağacak yağmuru ve doğacak güneşi beklemeye koyuluyorum.

Hasat

 
Yağmur gördüm kar gördüm 
Filiz verdim yemyeşil
Bilemedim
Güneş yaktı kurudum
Tohumlarımı aldılar 
Beni bıraktılar
Kabuk kaldım sap kaldım
Dışım kuru içim kof
Ekin idim yemyeşil
Rüzgarda bir çöp kaldım

Gülle

Su toplamış ağır bir gülle

Ne yana yatsam o yana yuvarlanır

Takılır kaburgama düşmez dışarı

Boğazımdan çeker de gözümden akmaz

Yardım edin 


Sabah


Bir arkadaşım kaybettiği köpeğini bulmuş bu sabah
Öbürünün sevdiği yemek çıkacakmış yemekhanede
Uyurken üstümden yorgan atıp hasta olmuşum
Otobüsün yokuşu çıkmasına yirmi dakika kalmış
Kahvaltıyı pas geçip ceketimi fırçaladığım alelade bir sabah bu sabah

Piramit


Mutluluk, huzur, dinginlik, saadet, rahatlık ve benzeri kelimelerle ifade edilebilecek bir motivasyonla yapıyorum geleceğe dair planlarımı. Geleceğe dair plan yapmak bir anlamda bu sonuca ulaşmamı engelliyor da olabilir, ama günlük pratikte henüz kaçınabildiğim bir durum değil plan yapmak. Bu sanırım "bir amacı olmayan, bir planı olmayan insan" etiketinin "kötü" oluşu konusundaki çevresel kabulden bana yansımış. Halbuki aksi yöndeki alışkanlığın da en az onun kadar "kötü" sonuçlar doğurabildiğini gördüm. (karanlıkta tam seçemedim :) )

Neden başka bişey değil de mutlu, huzurlu olmak istiyorum bilmiyorum. (Zizek ayrı düşünmüş.)
Elimde olmayan bu olduğundan sanırım. Özgürlük olmadan mutluluk olmayacağını keşfettiğimden beri özgürleşmeye odaklandım. Bu beni daha özgür yaptı mı emin değilim ama daha özgün yaptı. Kendini keşfetmek önemli bir işmiş, klişe bir laf gibi dursada, neyin kendinden kaynaklı neyin çevresel etki sonucu oluştuğunu gösteriyor imiş. Bu da zaman içinde manipülasyon yeteneğini öğretiyor, özgürleşebilmek için çevresel  müdahaleleri durdurmaya, dönüştürebilmeye başlıyorsun. Çok keyifli yada sıkıcı olabiliyor duruma göre.

Temel ihtiyaçları karşılama sorunsalından kurtulabilirsem bu döngüyü işletebileceğim, paranın gözü kör olsun.


Arşiv